Skip to content Skip to footer

Ergenlik Nedir?

“Ergenlik kendini dile getirmenin vazgeçilmez bir gereksinim haline geldiği bir dönemdir.” (Parman, T. (2000). Ergenlik ya da Merhaba Hüzün. İstanbul: İletişim Yayınları.)

Ergenlik (adolesans veya puberte), çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olarak tarif edilen karmaşık bir dönemdir. Ergenliğin tanımını yapmak karmaşık da olsa ergenlik bir ”başkalaşım (metamorfoz)” ve ”dönüşüm (mutasyon)” olarak tanımlanabilir. Ergenlik, önce biyolojik bir olaydır. Bu dönemin özellikleri ve etkileri, bireyden bireye değişiklik gösterse de, ergenlik dönemindeki kişi çocukluktan yetişkinliğe adım atarken hem fiziksel hem de ruhsal ve toplumsal alanda değişime uğrar. Çocuklar da büyürler fakat pek değişmezler. Ergenlikteki birey hem büyür hem de değişime uğrar.

Çocuklar da büyürler fakat pek değişmezler. Ergenlikteki birey hem büyür hem de değişime uğrar.

Ergenlik bir hastalık değildir. Doğal ve gerekli bir süreçtir. Ergenlik , birçok cephede birden savaşmak zorunda kalmaktır. Bu denli zorlu bir süreçte ergenlik yolunda yürüyen kişi oldukça kırılgan ve savunmasız hissedebilir, bazen bu yolda tökezleyip düşebilir. Fransız psikanalist Françoise Dolto, ergenlerin bu süreçte zayıf ve dayanıksız hissetmesini yeni doğan bebeklerin dünyadaki yaşama alışırken savunmasız ve kırılgan yapısına benzetmiştir. Bu süreçte yara almak bu yarayı tüm yaşam boyunca taşımak demektir. Bu yüzden dönem, erişkinlikte görülen ruhsal rahatsızlıkların ortaya çıktığı kritik bir evredir. 

Evdeki değişen ve büyüyen aile üyesinin değişimiyle karşılaşan aile büyükleri şaşkınlık, hüzün, öfke ve endişe hissedebilir. Hatta ergenlik dönemindeki kişinin kendisi bile günbegün değişimi ile karşılaşırken şaşkınlık, endişe ve hüzün hissedebilir.

Ergenlik belirtileri nelerdir?

Ergenlik belirtileri kız ve erkek çocuklarda farklı zaman ve farklı bulgular ile başlar.  

Kız çocuklarında ergenlik belirtileri;

  • Meme tomurcuklanması
  • Genital bölge ve koltuk altı tüylenmesi
  • Adet kanamasının görülmesi olarak sıralanabilir. Kız çocuklarında adet kanamasının görülmesi genellikle ergenliğin başlangıcı değil son dönem belirtisidir.

Erkek çocuklarında ergenlik belirtileri;

  • Yumurtalık hacminde artış
  • Genital bölge ve koltuk altında tüylenme, genital bölgede renk koyulaşması, penis boyunda büyüme ve sabah ejakülasyonu olarak devam eder.
  • Ses kalınlaşması sıklıkla 13-14 yaş civarında başlamaktadır.

Ergenliğin evreleri nelerdir?

Ergenlik fizyolojik olarak 5 evreye ayrılmaktadır.

  • Evre 1; ergenlik öncesi dönemdir. Bebeklikten itibaren çocukların ergenlik belirtileri olan meme tomurcuklanması, tüylenme veya yumurtalık hacminin artışına kadar olan dönemdir.
  • Evre 2; kızlarda meme tomurcuklanması erkeklerde yumurtalık hacminin artmaya başladığı dönemdir.
  • Evre 3 – Evre 4; Meme gelişiminin devam ettiği, kız çocukları için hızlı boy uzamasının olduğu ve iç organların adet olmaya hazırlandığı dönemdir. Kız çocukları ergenliğin başlaması ile beraber hızlı boy atma dönemine girerken erkek çocukları ergenliğin orta-son dönemlerinde hızlı boy atma ve ses kalınlaşması gibi bulgular yaşamaktadır.
  • Evre 5; ergenliğin tamamlandığı, final boya ulaşıldığı dönemdir. Kızlarda adet, erkeklerde sperm üretimi başlar

Ergenlik Ne Zaman Başlayıp Ne Zaman Biter?

  • Ergenliğin başlaması değişik ırklarda farklılıklar göstermekle beraber çocuğun takvim yaşından çok kemik yaşı ile ilişkilidir. Kızlarda kemik yaşı 10 yaş, erkeklerde kemik yaşı 11 yaşa ulaştığında ergenlik belirtileri oluşmaya başlar. Son yıllarda çocukların ergenliğe erken girdiğiyle ilgili tartışmalar bulunmaktadır. Tüm dünyada özellikle Avrupa ve Amerika’ da düzelen sosyoekonomik koşullar ile ergenlik başlangıç yaşının özellikle kızlarda erkene kaydığı gözlenmekle beraber bunun adet yaşına yansımadığı şeklindedir. Tüm dünyada artan obezite, ailelerdeki bilgi ve kaygı düzeyinin de artmasının böyle bir algının oluşmasında şüphesiz etkisi vardır. Türk toplumu ele alındığında ortalama olarak ergenlik kız çocukları için 10-11 yaşlarında başlamaktadır. Erkek çocuklarında ise kız çocuklardan 1-2 yıl daha geç ergenlik belirtileri ortaya çıkmaktadır.
  • Ortalama olarak kız çocukları 12,5-13 yaşlarında adet olarak ergenliklerini tamamlarken, erkek çocukları 14-15 yaşlarında ergenliklerini tamamlamaktadır.
  • İlk meme gelişiminden adet dönemine kadar geçen süre ortalama 2-4 yıl gibi bir süre almaktadır. Bu evreler arasındaki geçiş en az 6 ay olmalıdır. Bazı durumlarda ergenlik normal döneminde başlayıp hızlı ilerleyebilmektedir. Ergenliğin erken başlaması kadar temposu da önemlidir. Ergenlik dönemindeki çocukların izlenmesinin önemi de bu geçiş dönemlerinin normal sürelerde olup olmadığını tespitinin yapılabilmesi içindir.
  • Ergenliğin başlaması ve bitmesi;
  • Cinsiyet
  • Irk
  • Anne babanın ergenlik seyri
  • Doğum ağırlığı
  • Beslenme
  • Spor
  • Kilo
  • Sosyal ve psikolojik durumuna göre değişebilmektedir.

Erken ergenlik nedir?

Kız çocuklarında meme tomurcuklanması, tüylenme, erkek çocuklarda ise yumurtalık hacminde artış gibi cinsiyete özgü bulguların kız çocuklarında 8, erkek çocuklarında ise 9 yaşından önce başlamasına erken ergenlik denir.

Erken ergenlik nedenleri nelerdir?

Erken ergenlik kız çocuklarında daha fazla karşımıza çıkmaktadır. Kız çocuklarında erken ergenlikle karşılaşıldığında genellikle idiyopatik veya gerçek erken ergenlik denilen altında her hangi bir hastalığın yatmadığı ergenlik görülmektedir. Erkek çocuklarda erken ergenlik daha az rastlanmakla birlikte beyin tümörü, hipofiz kistleri gibi altta yatan daha tehlikeli hastalıkların habercisi olabilmektedir. Erkenliği başlatan uyarı tam olarak bilinmemekle birlikte;

  • Genetik ve hormonal faktörler
  • Kilo fazlalığı
  • Endokrin bozucular
  • Elektromanyetik alan
  • Evlat edinilme ve anne-baba ayrılığı gibi faktörler de ergenliği tetikleyebilir.

Sonuç olarak her iki cinsiyette de erken ergenlik idiyopatik yani sebebi belli olmayan nedenlere bağlı gelişebileceği gibi beyin tümörleri ve kistleri, hidrosefali, menejit ve ensefalit sekelleri, yumurtalık tümörleri, böbrek üstü bezi hormon eksiklikleri ya da tümörleri gibi hastalıklardan da kaynaklanabilir.

Gerçek erken ergenlik nedir?

Normal ergenlik yollarını takip ederek, fizyolojik olarak normal ancak kronolojik olarak erken gelişen ergenlik santral veya gerçek erken ergenlik olarak tarif edilmektedir. Kız çocuklarında bu durum sıklıkla idiyopatik dediğimiz nedeni tam olarak bilinmeyen bir şekilde ortaya çıkabileceği gibi her iki cinsiyette de beyin tümörleri, hipofiz kitleleri, hidrosefali, kistler, geçirilmiş ensefalit veya menenjit ve bazı metabolik hastalıklar de santral ya da gerçek erken ergenliğe neden olabilirler.

Yalancı erken ergenlik veya periferik erken ergenlik nedir?

Erken ergenliğin organik bir rahatsızlığa bağlı olarak beyinden gelen uyarıcı hormonların etkisi olmadan ortaya çıkması; yalancı veya periferik erken ergenlik olarak tarif edilmektedir.

  • Hormon salgılayan böbrek üstü tümörleri
  • Kalıtsal hastalıklar (Kongenital Adrenal hiperpalzi, McCune Albright Sendromu .)
  • Over kistleri, over ve testis tümörleri gibi rahatsızlıklar periferik ya da yalancı erken ergenliğe yol açabilmektedir.

Erken ergenlikte hangi bölüme ve hangi doktora gidilmelidir?

  • Erken ergenlik tedavisini çocuk endokrinoloji doktorları yönetmektedir.
  • Çocuk endokrinoloji doktorları; çocuklardaki hormonal hastalıklar, tip 1 diyabet, boy kısalığı, büyüme hormonu eksikliği, erken ve gecikmiş ergenlik, adet düzensizliği, tüylenme fazlalığı, obezite gibi birçok hastalık grubu ile ilgilenmektedir.
  • Aileler ergenlikle ilgili olarak öncelikle çocuk endokrinoloji doktoruna gitmelidir ancak çocuk endokrinoloji doktoruna gidemeyen veya ulaşamayan ailelerin çocuk doktoruna gitmeleri de yanlış değildir. Takipli olduğu çocuk doktorunun bu konudaki deneyimi ve bakış açısı önemlidir.

Erken ergenlik nasıl teşhis edilir?

Erken ergenliğin teşhisinde en önemli nokta fizik muayenedir. Bulguların başlama yaşı ve ilerleme hızı hakkında aileden bilgi alınmalıdır.

  • Fizik İnceleme

Çocuğun doktora getirilmesinin en önemli nedeni ergenlik belirtileri olan tüylenme, memenin tomurcuklanması gibi belirtilerdir. Aynı zamanda çocuğun gelişimi de fizik inceleme esnasında değerlendirilir. Çocuğun boyu değerlendirilirken anne ve babanın boyu da dikkate alınmalıdır. Ayrıca; eğer erken ergenliğe neden olan başka organik bir hastalık var ise bunlara bağlı fizik inceleme bulguları da muayene esnasında tespit edilebilir.  Bu belirtiler kontrol edildikten sonra bir takım hormonal testler ve radyolojik görüntülemelerle tanı kesinleştirilmelidir.

  • Kan Testleri (Hormonal Testler)

Hipofiz bezinden salgılanan kızlarda yumurtalık, erkek çocuklarda da testisleri uyaran hormonlar ve bunların uyarılmasıyla oluşan östrojen ve testosteron ölçümleri yapılmaktadır. Bu ölçümler ile ergenliğin başlayıp başlamadığı doğrulanabilir. Ayrıca bunların düzeyleri gerçek ya da yalancı (periferik) erken ergenliğin ayırımını yapmakta yol göstericidir

  • Kemik ölçümü ve Radyolojik Değerlendirme

Halk arasında kemik ölçümü olarak adlandırılan tetkik aslında sol el ve bileğinin röntgen ile değerlendirilmesidir. Bu çocuğun kemik yaşını hesaplamakta kullanılan bir yöntemdir. Çocuğun takvim yaşı ile kemik yaşının aynı olup olmadığının belirlenmesini sağlar. Çocukların takvim yaşlarıyla kemik yaşlarının aynı ya da birbirine yakın olması arzulanır. Ortalama yüzde 10 gibi bir sapma normal olarak kabul edilebilir. Kemik yaşı aynı zamanda çocuğun ön görülebilir son boyunu hesaplamak için de kullanılabilir. Ancak bunlarda hata payının yüksek olduğunu göz önünde bulundurmak gerekir. Erken ergenlikte kemik yaşı takvim yaşına göre ileri bulunur.

Özellikle kız çocuklarında yapılan pelvik ultrasanografik inceleme ile rahim ve yumurtalık boyutlarının ergenlik dönemi ile uyumlu olup olmadığı da tespit edilebilir.

Erken ergenliğin tedavisi nedir?

Erken ergenliğe organik bir rahatsızlık neden oluyorsa bu hastalığa yönelik tedavi uygulanmalıdır. Erken ergenlik gerçek erken ergenliğe bağlı olarak ortaya çıkmış ise ergenlik iğnesi ya da aşı tedavisi olarak bilinen uzun etkili ilaçlar ile hipofiz bezinin ergenlik hormonlarını salınmasını engellemeye yönelik bir tedavi uygulanmaktadır. Aşıların 28 günlük ve 3 aylık kullanılın formları bulunmaktadır. Aşı gibi kalçadan veya bacaktan yapılmaktadır. Cilt altı veya kas içine uygulanabilmektedir.

Tedaviye başlanmasına karar verilen çocukta öncelikle bir tedavi protokolü çıkartılır. 3-4 ayda bir tedaviyi yürüten doktorun büyüme hızı ve ergenlik bulgularını kontrol etmesi gerekir. Ayrıca ilacın dozunda nadiren değişiklik gerekebilir.

Tedavi genelde kız çocuklarında takvim yaşı11 erkek çocuklarında 12 olana kadar devam etmektedir.  

Gerçek erken ergenlikte aşı tedavisi ile genellikle çok iyi sonuçlar alınmaktadır. Kullanılan ilaçlar sadece hipofiz bezinin ergenlik hormonu salgılamasını engellemeye yöneliktir ve vücuttaki başka hormonları etkilememektedir.

Erken ergenlik yaşayan çocuk kendi yaşıtlarıyla aynı seviyeye gelene kadar ergenlik hormonlarına bir set çekilmektedir.

Ergenlikte Kimlik Arayışı ve Asabiyet

Ergenlik döneminin bir parçası olan kimlik arayışı ise ergenlik sürecinin diğer bir önemli konusudur. Genellikle çocuklar bu dönemde kimliklerini aramaya başlarlar. Bunu genelde “Ben kimim?”, “Hangi mesleği yapmak istiyorum?”, “Ben nelerde iyiyim? Nelerde kötüyüm?”, “Bu dünyada neden varım?” gibi sorular üzerine düşünerek yaparlar. 

Ergenliğe adım atan gençler çocukluk dönemlerinden farklı ve asabi davranışlarda bulunabilirler. Farklı giyim tarzları , saç modelleri denerler, bir çok farklı müzik türüne ilgi duymaya başlarlar, arkadaş ortamları farklılaşır. Bu da çoğu zaman ailelerin endişelenmesine sebep olur. Ancak belirtmek gerekir ki bu oldukça normal bir süreçtir. Ergenlik süreci değişim sürecidir. Bu dönemde asıl endişelenilmesi gereken çocuğun hiçbir şekilde değişmemesi ve hiçbir çaba göstermemesidir.

Ergenlikte Kimlik Karmaşası Nedir?

Ergenlik dönemi, bireyin kimliğini keşfetme ve bağımsız bir yetişkin olarak topluma katılma sürecinin başladığı kritik bir gelişim evresidir. Bu dönemde yaşanan kimlik karmaşası, gençlerin kendi kimliklerini bulma çabaları sırasında karşılaştıkları zorlukları ifade eder. Kimlik karmaşası, Erik Erikson’un psikososyal gelişim teorisinin önemli bir parçasıdır ve bu dönemde gençlerin “kimlik kazanımı” ile “kimlik karmaşası” arasında bir denge kurmaya çalıştıklarını belirtir.

Erik Erikson’un Psikososyal Gelişim Teorisi

Erikson’a göre, ergenlik dönemi “kimliğe karşı rol karmaşası” evresi olarak adlandırılır. Bu dönemde gençler, kim olduklarını, neye inandıklarını ve hayatta ne yapacaklarını keşfetmeye çalışırlar. Kimlik kazanımı, gençlerin bu sorulara tutarlı ve kendileri için anlamlı yanıtlar bulmaları ile gerçekleşir. Ancak bu süreç her zaman sorunsuz geçmez ve birçok genç kimlik karmaşası yaşayabilir.

Kimlik Karmaşasının Belirtileri

  1. Değerler ve İnançlar Konusunda Belirsizlik: Ergenler, kendi değerlerini ve inançlarını sorgularken, bazen hangi değerlere bağlı kalacaklarına karar veremezler. Bu belirsizlik, kimlik karmaşasının bir göstergesi olabilir.
  2. Gelecek Hedefleri Konusunda Kararsızlık: Meslek seçimi, eğitim hedefleri ve yaşam planları gibi konularda net bir yön belirleyememe durumu.
  3. Sosyal Roller ve İlişkilerde Kararsızlık: Aile, arkadaşlar ve romantik ilişkilerde rollerin ve beklentilerin net olmaması, ergenlerin kendi kimliklerini tanımlamada zorluk yaşamalarına yol açabilir.
  4. Kimlik Denemeleri: Ergenler, farklı kimlikleri ve rolleri deneyerek kendilerini tanımaya çalışabilirler. Bu süreçte çeşitli gruplara katılabilir, farklı stiller deneyebilir veya farklı ideolojilere yönelebilirler.

Kimlik Karmaşasının Nedenleri

  1. Aile Dinamikleri: Aile içinde yaşanan çatışmalar, aşırı koruyucu veya aşırı serbest bırakıcı ebeveyn tutumları, gençlerin kimlik gelişimini etkileyebilir.
  2. Toplumsal ve Kültürel Faktörler: Toplumun ve kültürün gençlere dayattığı beklentiler ve normlar, kimlik gelişimini karmaşık hale getirebilir.
  3. Akran Baskısı: Arkadaş gruplarının ve akranların beklentileri, ergenlerin kendi kimliklerini bulmalarında zorlanmalarına neden olabilir.
  4. Medya ve Dijital Etkileşim: Sosyal medya ve dijital platformlar, gençlerin kimliklerini keşfetmelerini hem destekleyen hem de zorlaştıran bir rol oynar. Sosyal medyada görülen mükemmel yaşamlar ve kimlikler, gençlerde yetersizlik hissi yaratabilir.

Kimlik Karmaşasının Üstesinden Gelmek

  1. Destekleyici Ebeveyn ve Eğitmen Rolü: Ebeveynler ve öğretmenler, ergenlere rehberlik ederek ve onları destekleyerek bu süreçte önemli bir rol oynayabilirler.
  2. Akran Desteği: Sağlıklı akran ilişkileri, ergenlerin kimliklerini keşfetmelerine yardımcı olabilir.
  3. Profesyonel Yardım: Psikolojik danışmanlık ve terapi, kimlik karmaşası yaşayan gençlerin bu süreçte destek alabilecekleri önemli kaynaklardır.
  4. Kendini Keşfetme Fırsatları: Gençlerin çeşitli aktiviteler, hobiler ve ilgi alanları ile kendilerini keşfetmeleri teşvik edilmelidir.

Cinsel Kimlik Arayışı

Ergenlik dönemi, kişilerin çocukluk dönemi ile yetişkinlik dönemi arasındaki süreçtir. Bu dönemde gençler kendi cinselliklerinin farkına varıp, anlamaya çalışırlar. Bu da kafalarının oldukça karışmasına sebep olabilir. Ergenlik, çocukların cinsel yönelimlerinin belirginleşmeye başladıkları dönemdir. Bu dönemde çocuklar, kendi cinslerinden mi yoksa karşı cinsten birine mi ilgi duyduklarını anlamaya çalışırlar. Fakat şunu belirtmek gerekir ki ergenlik cinsel kimlik için bir arayış dönemidir, net bir karar verilmez.

Ergenlikte Aileler Çocuklarıyla Nasıl İletişim Kurmalıdır?

Ergenlikte kimlik arayışı içerisinde olan çocukların aileleri çocukları değişmeye başladıkları için endişelenirler ve paniklerler. Çocuklarının ergenlik öncesi dönemdeki davranışları sergilemesini beklerler. Çocukların farklı kıyafetler denemesi, değişik etkinliklerle ilgilenmeleri, onların tanımadığı yeni arkadaşlarının olması endişelenmelerine yol açar. Çocuğu ergenlik döneminde olan anne ve babaların yapması gereken ilk şey sakin olmak ve çocuklarının değişmeye ve yeni bir kimlik bulmaya çalıştığını kabullenmektir. Çocukları farklı bir şey denemek, yapmak istediğin sert tepkiler vermemelidirler. Çocukları daha özgür bırakmaları gerekir ki çocuklarda kendi kimlik arayışlarını tamamlayabilsinler. Anne ve babaların çocuklarına baskı yapmaları bazı çocukların anne ve babanın söylediği şeylerin tam tersi şeyler yapmasına ve yanlış durumların içine düşmesine sebep olabilir. Bu sebeple anne ve babalar çocukları ile iletişime geçerken sert ve baskıcı bir iletişim biçimini değil, ılımlı ve anlayış bir dili tercih etmelidir.

Çocuklar kimlik arayışı içerisinde iken bir yandan da geleceklerini planlamak zorunda kalırlar. Burada anne babaların yapması gereken çocuklarına baskı yapmamaktır. Çocukların kendi isteklerine göre bir üniversite, meslek seçmeleri ileri ki yaşamlarında daha mutlu bir hayat sürmelerini sağlar.

Ergenlikte kimlik arayışı, gençlerin bazı huylarında değişimler meydana getirebilir. Çocukluk yıllarında daha ılımlı, hoşgörülü ve sevecen olan çocuklar, ergenlik döneminde sinirli ve öfkeli olabilirler. Aileler bu durum karşısında “neden böylesin?” gibi söylemlerle çocuğa baskı yapmamalıdır.

Ergenlikte psikolojik destek alınmalı mıdır?

Ergenlik, bireyin çocukluktan yetişkinliğe geçiş sürecinde yaşadığı, fiziksel, duygusal ve sosyal değişimlerin yoğun olarak yaşandığı bir dönemdir. Bu süreçte gençler, kimliklerini keşfetme, bağımsızlıklarını kazanma ve toplumsal rollerini belirleme gibi önemli görevlerle karşı karşıya kalırlar. Ergenlik döneminde yaşanan bu değişimler ve karşılaşılan zorluklar, psikolojik desteğin önemini artırmaktadır. Bu makalede, ergenlik döneminde psikolojik destek almanın neden gerekli olabileceğini ve bu desteğin gençlerin gelişimine nasıl katkıda bulunabileceğini ele alacağız.

Ergenlik Döneminin Özellikleri

Ergenlik, biyolojik değişimlerin yanı sıra, duygusal ve sosyal gelişimin de hızlandığı bir dönemdir. Bu dönemde hormon seviyelerindeki değişiklikler, bedensel büyüme ve cinsel olgunlaşma, ergenlerin kendilerini ve bedenlerini yeniden keşfetmelerine neden olur. Bu biyolojik değişimler, ergenlerin duygusal dünyasında da dalgalanmalara yol açar. Aynı zamanda, ergenler bu süreçte kimliklerini ve bağımsızlıklarını bulmaya çalışırken, ailelerinden ve akranlarından gelen beklentilerle başa çıkmak zorunda kalırlar.

Ergenlikte Psikolojik Destek Almanın Gerekliliği

Ergenlik döneminde bir psikolog, psikiyatrist ve psikolojik danışmandan psikolojik destek almanın birkaç önemli nedeni bulunmaktadır:

1. Duygusal Destek ve Anlama

Ergenler, bu dönemde yaşadıkları duygusal dalgalanmalar ve stresle başa çıkmakta zorlanabilirler. Psikolojik destek, ergenlerin duygusal dünyalarını anlamalarına ve duygularını sağlıklı bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olabilir. Terapistler ve danışmanlar, ergenlerin duygusal zorluklarını paylaşabilecekleri güvenli bir ortam sunar ve onlara başa çıkma stratejileri öğretir.

2. Kimlik Gelişimi

Ergenlik, kimlik gelişiminin kritik bir dönemidir. Bu süreçte gençler, kendi değerlerini, inançlarını ve hedeflerini keşfetmeye çalışırlar. Psikolojik destek, ergenlerin kimliklerini sağlıklı bir şekilde geliştirmelerine yardımcı olabilir. Terapistler, ergenlere kendi kimliklerini keşfetme sürecinde rehberlik eder ve onlara kendilerini daha iyi tanımaları için gerekli araçları sağlar.

3. Aile ve Akran İlişkileri

Ergenler, aileleri ve akranları ile olan ilişkilerinde zorluklar yaşayabilirler. Bu dönemde aile içi çatışmalar, ergenlerin bağımsızlık arayışı ve akran baskısı gibi faktörler, gençlerin stres seviyelerini artırabilir. Psikolojik destek, ergenlerin bu ilişkileri daha sağlıklı bir şekilde yönetmelerine yardımcı olabilir. Aile terapisi ve grup terapisi gibi yaklaşımlar, bu ilişkilerin güçlenmesine katkı sağlayabilir.

4. Ruh Sağlığı Sorunlarının Yönetimi

Ergenlik dönemi, depresyon, anksiyete, yeme bozuklukları ve diğer ruh sağlığı sorunlarının ortaya çıkabileceği bir dönemdir. Bu sorunlar, gençlerin günlük yaşamlarını ve gelişimlerini olumsuz etkileyebilir. Psikolojik destek, bu sorunların erken teşhis edilmesine ve etkili bir şekilde yönetilmesine yardımcı olabilir. Terapistler, ergenlere bu sorunlarla başa çıkma stratejileri ve tedavi seçenekleri sunar.

Psikolojik Destek Türleri

Ergenlik döneminde farklı psikolojik destek türleri bulunmaktadır:

1. Bireysel Terapi

Bireysel terapi, ergenlerin kendi duygusal ve psikolojik sorunlarıyla başa çıkmalarına yardımcı olur. Terapistler, ergenlere kişisel sorunlarını paylaşabilecekleri ve çözüm bulabilecekleri güvenli bir alan sunar.

2. Aile Terapisi

Aile terapisi, aile içindeki ilişkilerin ve iletişimin güçlendirilmesine odaklanır. Ergenlerin aileleriyle olan ilişkilerini daha sağlıklı bir hale getirmek ve aile içi çatışmaları çözmek için kullanılabilir.

3. Grup Terapisi

Grup terapisi, benzer yaş grubundaki ergenlerin bir araya gelerek ortak sorunlarını paylaştıkları ve destek aldıkları bir terapi türüdür. Bu, ergenlerin yalnız olmadıklarını hissetmelerine ve başkalarının deneyimlerinden öğrenmelerine yardımcı olabilir.

4. Okul Danışmanlığı

Okul danışmanları, ergenlerin akademik ve kişisel sorunlarıyla başa çıkmalarına yardımcı olur. Okul danışmanları, ergenlerin okul başarısını artırmak ve sosyal becerilerini geliştirmek için önemli bir rol oynar.

Sonuç

Ergenlik dönemi, gençlerin kendilerini ve dünyayı keşfettikleri, aynı zamanda birçok zorlukla karşılaştıkları bir süreçtir. Bu dönemde psikolojik destek almak, ergenlerin duygusal, sosyal ve akademik gelişimlerine önemli katkılar sağlar. Aileler, eğitimciler ve toplum, ergenlerin bu süreci sağlıklı bir şekilde geçirmelerine yardımcı olmak için gerekli desteği sağlamalıdır. Erken müdahale ve destek, gençlerin güçlü ve sağlıklı bireyler olarak yetişmelerine büyük katkı sağlar. Denizli‘de çocuk ergen psikolojisi problemleri alanında çalışan Psikolog Ferda Bayazıt, ergen danışmanlığı hizmeti vererek ergenlerin bu zorlu dönemi daha iyi yönetmelerine ve yaşam boyu sürecek sağlıklı alışkanlıklar geliştirmelerine yardımcı olmaktadır.

Our site uses cookies. Learn more about our use of cookies: cookie policy